Page 11 - KIZILDAN BEYAZA ABDÜLHAMİD
P. 11
15
AKSULTAN ABDÜLHAMİD
Kitap hakkındaki ikinci tepki eski gazeteci yeni televiz-
yon yorumcusundan geldi. Hem de hiç tahmin etmediğim
bir üslupta.
— Sultan Abdülhamid’i doğru kaynaklardan öğrenme-
mizin vakti geldi. Ondan alacağımız çok ders var!
Şaşırdım ve bu şaşkınlığımı gizlemedim.
— Hayırdır dostum, bu ne değişim böyle? Eskiden ismi-
ni duyunca “Bırak şu Kızıl Sultan’ı.” derdin. Seninle onu
defalarca tartıştık… Şimdi ondan ders almak gerektiğini
söylüyorsun, ne iş?
— Önce tarihin peşin hükümle, övmek veya sövmek için
değil, ibret almak için okunması gerektiğini anladım.
— Harika!
— Sonra, tesadüfen okuduğum Theodor Herzl’e ait yaşan-
mışlar dikkatimi çekti… Bu Herzl denen adam, hayatını Filis-
tin topraklarında bir Yahudi devletinin kurulmasına adamış,
Siyonizm’in ileri gelenlerinden birisi… 18 Nisan 1896’da
İstanbul’a geliyor. Abdülhamid tarafından kabul edilmiyor,
fakat adam; Philip Michael Ritter Von Newlinski aracılığıyla,
“Tüm Osmanlı borçlarını üstlenme ve hatta üste bir miktar
nakit vermek şartıyla” Filistin’de Yahudiler için yerleşim
alanı satın almak istediğini iletiyor… Abdülhamid bu teklifi,
“Orası benim değil, milletimin malı! Milletim bu imparator-
luğu savaşarak ve kanıyla sulayarak kazandı. Orayı ancak
bizden kanla koparabilirler!” yollu, gayet milliyetçi sözlerle
reddediyor… Adam yılmıyor! Defalarca başvuruyor. En son
28 Temmuz 1902’de, tüm Osmanlı borçlarının ödenmesi ve
üste 30 milyon sterlin verilmesi karşılığında, Mezapotamya