Page 7 - OSMAN GAZİ
P. 7
10
ERTUĞRUL GAZİ OĞLU
Bahar gelince, yaylaları gür otlar kaplar, bayırlar çiçeklerle
donanırdı.
Oğuzlar’ın Kayı Boyu 1220 yıllarında bu toprakla rın
hâkimi idi... Moğol istilâsından sonra Anadolu’da bereketli
topraklar arayan Kayı kolu, Gündüz Alp’in li derliğinde 400
çadırı ve 4000 yörüğüyle Ahlat dolaylarına geldi.
Gündüz Alp, Selçukluların egemenliğini kabul et miş,
onların himayesi altına girmişti. Alâaddin Keykubat, Kayı
Boyu’na, Diyarbakır ve yöresini yurtluk arazi olarak vermişti.
Gündüz Alp, kısa bir müddet sonra yurduna dönme kararı
alınca, Fırat Nehri’nde atı ile dü şüp boğulmuş, onun ölümü
üzerine Ertuğrul Bey aşiret reisi olmuştu.
Ertuğrul Bey, babasını defnettikten sonra batıya yönelmiş;
Ankara dolaylarını yurt ve otlak olarak sap tamış, Karacadağ’ı
hâkimiyeti altına almıştı. Daha sonra, AIâeddin Keykubâd ona
kışlak olarak Söğüt kasabasını, yaylak olarak da Domaniç’i
verdi.
Ertuğrul Bey’in oğlu Osman, Söğüt’te dünyaya gel miş,
küçük aşiretini şereflendirecek, kendisini ve mil letlerini
yüceltecek tarihî günün damgasını bu küçük sınır kasaba-
sında atmıştı (1258).
Onun çocukluğu her aşiret çocuğununki gibi yay lada
davar otlatmak, ata binmek, güreşmek, silah kul lanmak gibi
uğraşlarla geçmişti.
Babası, Osman’ı bir Türkmen aşiret reisinin kızı ile henüz
genç yaşta evlendirmişti. Osman’ın kayın ba bası Ömer Bey’di.
Karısı ise güzel huyun, ahlâkın örne ği Mal Hatun’du.
Mal Hatun, siyah çekik gözleri, ince zarif yüzü, kıvırcık
saçlarıyla melek gibiydi. Osman, bu evlenmeye babasının