Page 7 - ESARET 1916
P. 7
9
ESARET 1916
isimleri yok denecek kadar azdı. Ama yaşadığı olayları tam
detayıyla anlatmıştı.
Dedem Rus esaretinde bulunduğu yıllarda yaşadıklarını da
geniş bir şekilde aktarmıştı. Ama tam olarak gittiği yerler ve
tarihler maalesef hatırlarda kalmamıştı. Rusya’daki Osmanlı
esirleri ile ilgili çeşitli kitaplar, hatıralar ve bazı belgesellerden
derlediğim bilgilerle dedemin hatıralarını birleştirip, tarihi
gerçekler ışığında bu esaret dönemini kaleme aldım.
Son olarak kitabın dilinden de bahsetmem gerekir.
Anlatılanların bir hikâye olmadığını, yüz sene önce milletçe
yaşanmış gerçekler olduğunu, ancak o günün tabirleri ifade
edebilir diye düşündüm. Yani bugün dünyanın birçok ye-
rinde savaş var, ama o günkü savaşın adı Harbi Umumi veya
Cihan Harbi idi. Komutana kumandan, yarbaya kaymakam,
tuğgenerale mirliva deniyordu.
Bu dili yadırgayanlar olabilir, ama bu bir medeniyet dilidir.
600 yıllık koca bir imparatorluğun bütün mirası o kelimele-
rin içinde saklıdır. Bin seneden beri İslâmiyete hizmet eden
ve kendi milliyetini o potanın içinde eriten kahraman Türk
milletinin imanı, kültürü, heyecanı, neşesi, kederi hep o di-
lin özünde nesilden nesile bize intikal etmiştir. Bizim de bu
mirasa sahip çıkmamız gerekir.
Dedem, tarihin her devrinde bulunan sayılamayacak ka-
dar çok isimsiz kahramanlardan biridir. Bu çilekeş ve her
türlü zorluğa tek başına da olsa göğüs geren Birinci Cihan
Harbi’nin ve İstiklal Mücadelesinin gazi onbaşısı, devletten
maaş istemediği gibi, madalya peşinde de koşmamıştır. O
tarihin sayfaları arasında gizli kalmayı ve Allah’ın huzuruna
riyasız, ihlaslı amellerle çıkmayı daha üstün tutmuştur.