Page 4 - YENİDEN İSTİKLAL
P. 4
10
YENİDEN İSTİKLAL
“Abla, Havaalanı’na gidiyorum, gelin sizi de götüreyim. Para
falan istemez.” dedi gülümseyerek. O gün bayrak taşıyan
ablalarda, ağabeylerde, dolmuş yolcularında ve şoförlerinde,
polislerde, esnafta, yol boyu yürüyenlerde, caddeden geçen her
tür aracın hatta hafriyat ve çöp kamyonlarının sürücülerinde
aynı tebessüm vardı. Şükür bu vatana yeniden kavuşturana...
der gibiydiler.
Fakat zaman, bazen ilaçtır yaraya, bazen buğu olur asılı
kalır aynaya.
15 Temmuz’un ardındaki birkaç hafta içinde, caddeleri,
sokakları, kamu binalarını, kısaca kendisini güvende tutan
her noktayı gözünden sakınanlar evlerine çekilmeden daha,
sular bulanmaya başladı. İçimizde kendini gizleyen hainler-
den ipe sapa gelmez yaygaralar yükselip durdu. Yaşanan adlî
sürecin yansımalarında kasıtlı çarpıtmalar görüldü. Toplum
huzurunu bozmak için terör örgütlerinin işbirliği neticesinde,
önemli noktalarda peşi sıra bombalar patlatıldı. Art niyetli
medya organlarının yavaşlayan maniple hareketini telafi etmek
Avrupa medyasına düştü. Batı âlemini karşımızda bulduk.
Elbette bu fırtına, ülkemizdeki 15 Temmuz destekçilerine
fazladan cüret imkânı verdi.
15 Temmuz’dan bu yana gelişen süreç, direnişi hem kendi
içimizde hem de dünyaya karşı bir özgürlük davasına dönüş-
türmüştü. O gece canlar pahasına yaşanan o büyük kırılma,
vatana kast edenlerle aramıza çekilen keskin çizginin ilk
günkü gibi korunup savunulmasının ne kadar önemli oldu-
ğunu anlamamıza yetiyordu. Uğrunda şehadet vardı, şehit
verildi; öyleyse bu davadan dönülmeyecekti.